SEN KİMSİN!? KİMSİN SEN!? HADSİZ!!! Büyük Türk Milleti şu soruyu soruyor; “Hainler Mecliste, Milletin vekilleri nerede?” Kahraman Meclis, Gazi Meclis, hainlerin işgali altında mı? Ya kendini bu milletin vekilleri olarak tanımlayanlar bu hainliğin cezasını verecek ya da bu millet bu hainler hakkında gerekeni yapacak! Bu hain adam, hangi cesaretle, yediği hangi yürekle bu milletin, tarihine, kültürüne, ecdadına iftira atar, hainlik yapar, aşağılar? Bu cesareti kimden veya kimlerden alır? Bu hainin hemen acilen milletvekilliği düşürülmeli, bölücülükten, milleti kin ve nefrete teşvikten, halkın huzurunu bozup, düşmanlığa sürüklemekten, bu millete ve onun Devletine iftira atmaktan, aşağılamaktan, hainlik yapmaktan yargılanmalı, gereken cezayı almalıdır. Garo Paylan; PKK nın siyasi kolu HDP nin sözde vekili. Bu hain, 1915'teki olayların Ermeni soykırımı olarak tanınması için TBMM'ye kanun teklifi verdi. Teklifte; "Ermeni Soykırımı'nın Tanınması, Soykırım Faillerinin İsimlerinin Kamusal Alandan Kaldırılması" ibaresi yer aldı. Teklif Meclis Başkanı Sayın Şentop tarafından iade edildi. Bu adamın kesinlikle Türk Vatandaşlığından çıkartılması gerekir. Milletvekili kimdir, tarifi bellidir. Bu hain asla bu milleti temsil edemez. Ancak kendi efendilerini yani Türk düşmanlarını temsil eder bunu da göstermiştir. Bu milletin düşmanlarının bu milletin meclisinde yeri olamaz. Bu adamın gözümüzün içine baka baka bu hainliği yapması, bu millete, meclisine, tarihine, ecdadına iftira atmanın ötesinde meydan okumaktadır. Dünyanın hangi ülkesinde böyle bir hadsizlik cezasız kalır veya buna cesaret edilir. Şayet bu adama haddi bildirilmezse bu devlet ve millet düşmanlarını cesaretlendirecek, iki gün sonrada Ermenilerin malum isteklerini tekrarlayacaklardır. Artık hiç kimseye, “Biz soykırım yapmadık, açın arşivlere bakın, bırakın bunları tarihçiler konuşsun” gibi söylemleri söyleyerek kendimizi savunma zamanı geçmiştir. Gün kendimizi savunma zamanı değil, gereğini yapma, misilleme zamanıdır. Eylem zamanıdır, icraat zamanıdır. Türk Devletine güçsüz bir devlet muamelesi yapılmasına asla izin verilmeme zamanıdır. Gereken yapılmalıdır. Hem de hiçbir baskıya boyun eğemeden, eğilmeden, bükülmeden. Tekrar ediyoruz; “Bu adam hemen Kahraman, Gazi Meclisimizden atılmalıdır.” Acilen bu ve benzeri olayların bir daha olmaması için derhal bir kanun çıkartılmalı, en ağır şekilde cezalar konulmalıdır. Burası hainlerin istediği şekilde atlarını koşturdukları bir ülke asla değildir, olmamalıdır. Nasıl ki PKK nın inlerini başlarına geçirmişsek, bunlara da Meclisi dar etmeliyiz. Kim ki hangi ülke olursa olsun, sözde Ermeni soykırımını tanımışsa o ülkelerin tarihlerinde yapmış oldukları soykırımların anıtları dikilmelidir. Kendimizi anlatmak yerine mutlaka karşılık verilmelidir. Ermenilerin soykırım yaptıkları Doğu ve Güney Doğu Anadolu’daki toplu mezarlar dünya kamuoyuna tekrar tekrar gösterilmeli anlatılmalıdır. Ermenilerin Türk kızlarına tecavüz ettikleri Akdamar Adasının adı değiştirilerek, “Tecavüz Adası” olmalıdır. Doğu ve Güney Doğu’da başta Van ve Erzurum olmak üzere birçok ilde Ermenilerin yaptığı, “Soykırım müzeleri” açılmalıdır. Siyasi Partiler Kanunu tekrar gözden geçirilmeli, bu ve benzeri olaylara uzaktan yakından bulaşanların defterleri mutlaka dürülmelidir. Demokrasiye veya demokratik haklara, insan hak ve özgürlüklerine, fikir özgürlüğüne sığınmalarına fırsat verilmemelidir. Tekrar hatırlatıyoruz; hukuk kurallarına göre suçlu insan savunma yapar. Biz kendimizi yapmadık, etmedik, yok böyle bir şey gibi laflarla savunma yerine karşı atağa geçilmeli, misilleme yapılmalı, hadsizlere hadleri bildirilmelidir. Ermenistan ile aramız açılırmış. Hangi Ermenistan? Batı Azerbaycan neresidir? Erivan neresidir? Kimin topraklarıdır? Bir bakın sonra konuşun! Yeter artık! Türk Devleti güçlüdür bütün bunları yapmaya muktedirdir. Garo Paylan denen haine tekrar soruyoruz; “Kimsin sen!? Sen kimsin hadsiz!?”
Dünya Muhabirler Birliği Türkiye Başkanı Külliye TV/Program yapımcısı/sunucusu |
1029 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |