İÇİMİZDEKİ YUNANLILAR! Her halde dünya üzerinde bulunan devletler arasında bizimki kadar haini ve kahramanı bu kadar çok olan başka hiçbir ülke yoktur. İçimizdeki hainler, 7/24 inancımıza, din adamlarımıza, alimlerimize, küfürler, hakaretler ederler, ezanımıza, namazımıza, kitabımıza dil uzatırlar, tarihimize, ecdadımıza söylenmedik laf bırakmazlar, altın harflerle yazılan tarihimizi karalamak için ellerinden geleni yaparlar, milli kahramanlarımızı itibarsızlaştırmak için iftirada sınır tanımazlar, milli ve manevi değerlerimizi, gelenek ve göreneklerimizi çağ dışı ilan ederek, her türlü karalama aşağılama kampanyasını yapmaktan geri durmazlar. Esas acı olan ise bunu bu milletin tarihi düşmanlarının ağzı veya onlarla birlikte yapmış olmaları. Bunları bazen, laiklik, demokrasi, insan hak ve özgürlükler kılıfı içerisinde, bazen fikir hürriyeti çerçevesinde, bazen de Batılaşmak ve çağdaşlaşmak adına yaparlar. Örnek mi istiyorsunuz? Hemen verelim. Bu ülkede, asla onaylamadığımız bir takım insan müsveddelerinin davranışlarını bahane ederek, İslam’a onun kutsal değerlerine, imamlarımıza, ilim ve irfan yuvalarına koro halinde saldırı ve hakaretlerini yaşamıyor muyuz? İstisnasız her fırsatta, ecdadı küçülten, aşağılayan, en gariz hakaret ve küfürler savuran yobaz yaftalarını görmüyor muyuz? Üstelik bunu bazen kendilerini Müslüman ve milliyetçi olarak tanımlayanlar yapmıyorlar mı? İstanbul’un fethi için, “Gezici” denilen avene tarafından “Zulüm 1453’te başladı” denilmedi mi? Hatta öyle ki bir partimizin İl Başkanı bunu diyen gezicileri alkışlamadı mı? Peki bunlar kimin ağızı? Fetih şöleni için Yunan gazeteleri neler yazdı hatırlayın! Yunanistan hükümet sözcüsü Stelios Petsas, “Durumdan rahatsızız bu bir meydan okumadır” deme cüretini göstermedi mi? Peki kim bunu diyen, Anadolu’yu Müslüman kanı ile sulayan, insanımıza insanlık dışı her türlü işkenceyi yapan, yakıp-yıkan, gerçek işgalci, emperyal emelleri hiç bitmeyen, sürekli İstanbul’u almaktan bahseden, insan hak ve özgürlüklerini hiçe sayan, bizi ellerinden gelse bir kaşık suda boğmak isteyen, her türlü Bizans oyunu sergileyen bir milletin sözcüsü. Ve ne hazindir ki içimizdeki temsilcileri onları hiç aratmıyor. Evet sayın Petsas ve içimizdeki işbirlikçileri, Feth-i Mübin-i anmak, kutlamak size meydan okumaksa, size meydan okuyoruz. Unutmayın ki şu an ülkenizdeki Müslümanlara tanımadığınız din ve vicdan özgürlüğünü atam Fatih Sultan Mehmet Han sizin ecdadınıza en üst seviyede tanımıştı. Üstelik unutmayın ki yine sizin ecdadınız, İstanbul’da kardinal külahı görmektense Osmanlı sarığı görmeyi tercih etmişti. Dimetoka Kasabasında bulunan 597 yıllık Çelebi Sultan Mehmet Camii minaresine Yunan Bayrağı asarak işgal ve emperyal emellerinizden vazgeçmediğinizi bir kez daha gösterdiniz. Ey Yunanistan ve içimizdeki işbirlikçileri, “İddia ediyorum ki Türk Milletinin o şefkatli ellerine, yüce gönlüne bir gün mutlaka yine ihtiyacınız olacak. İşte biz o gün yine size merhamet dolu gönlümüzü açacağız. Çünkü biz Türk’üz-Müslümanız. Mazlumun yanında, zalimin karşısında oluruz. Bu Milletin gerçek evlatları, vatanını, milletini, milli ve manevi değerlerine yönelik her türlü saldırıya karşı koymak için bin canları olsa binini de feda ederler. Çünkü biz inanıyoruz ki, “(Ey Muhammed) De ki: “Hak geldi, batıl yok oldu! Elbette batıl yok olmaya mahkumdur” (İsra 81) Siz içimizdeki işbirlikçiler, efendileriniz gibi iki yüzlüsünüz! Darbelere alkış tutarsınız, kendiniz gibi düşünmeyenlere tahammül göstermezsiniz, fırsatını bulduğunuzda da her türlü şiddeti uygularsınız, ama özgürlük, demokrasi, insan haklarından bahsetmekten de geri durmazsınız. Bu milletin ve bu toprakların her türlü nimetinden faydalanırsınız, tarihi ve ebedi düşmanlarımızın sözcülüğünü şakşakçılığını yapmaktan vazgeçmezsiniz. Ezcümle, “Takke düştü kel göründü “bu millet artık sizi çok iyi tanıyor. Karşınızda rahatça kandırabileceğiniz, sağ gösterip sol vuracağınız bir halk yok. Kurduğunuz tuzaklarda akrepler gibi birbirinizi sokarak yok olup gideceksiniz… Dünya Muhabirler Birliği Türkiye Başkanı
|
824 kez okundu
Yorumlar 03/06/2020 12:21 Onların içlerinde bizimkilergibi kriptolar yok.
Bizim içimizde ise Selanikten getirilen Masonlar,Avrupadan getirilen Yahudiler ,OOsmanlı daki Ermeniler ,Cumhuriyet döneminde kamufle edilerek Türk isim ve soy adları verilerek içimizdesaklandılar.
Şimdi onların piçleri Türk gibi görünüp ,Milli ve manevi değerlerimize daldırıyorlar. Misafir - |