H.A.A.R.P Sunni Deprem Silahı Mı !? Her olay yeni tartışmaları beraberinde getirir. Her deprem olayında da suni depremler gündeme gelir. Yani bilinçli bir şekilde, istenilen yer ve zamanda deprem oluşturulması konuşulur. Peki böyle bir şey mümkün mü? Bu bugüne kadar yüz de yüz ispatlanmış olmamasına rağmen bilim adamları son derece güçlü tahminleri, böyle bir şeyin olabileceği yönünde fikir beyan etmektedirler. Dünya üzerinde on beş bine yakın nükleer silah bulunduğu bildirilmektedir. Elinde nükleer silah bulunduran ülkeler, “Nükleer Deneme”lerle silahları test etmektedirler. Bu da ister istemez, “Fay hatları” nı etkilemektedir. Bu bütün dünya tarafından bilinen bir gerçek olmuş olmasına rağmen, hiçbir ülke bu silahtan vaz geçmemektedir. Çünkü bunu rakiplerine karşı bir tehdit aracı olarak kullanmaktadırlar. Diğer taraftan çok daha önemli, yüksek frekansla yüksek enerji çıkışı ile iyonesferin ısıtılması, burada ki değişimleri ve etkileşimleri incelemek, üzere yapılmış ve tamamlanmış bir proje var. H.A.A.R.P ( High Frequency Active Auroral Research ) ABD tarafından gerçekleştirilen bu proje yapılan resmi açıklamada, iyonesferi incelemek, karaların, denizlerin veya okyanusların altında var olan objeleri tespit etmek, her türlü iletişimi sağlamak için kurulmuş sadece bilimsel bir proje olarak tanımlanmaktadır. Alaska’da kurulan ve Pentagon tarafından idare edilen askeri ve gizli bir üs özelliğini taşıyan uçuşa yasak bölge ilan edilen, füzeleri havada imha edebilme, toprak altından sinyaller gönderebilme, denizaltılarla iletişim kurma gibi özellikleri ile ilgili olarak resmi açıklamalar yapılsa bile, burada ki kurulan tesis sayesinde 10 megawatt varan enerjinin ortaya çıkması sağlanabileceği ifade edilmektedir. Bu da dünyanın en büyük radyo vericisi demektir. Tesisin bir saat boyunca sürekli çalıştırılması durumunda Hiroşima’ya atılan bomba kadar enerji ortaya çıkartabileceği tahmin edilmektedir. Ayrıca tesisin kurulduğu yer dünyanın elektromanyetik alanlarına tesir edebileceği bir yer. ABD, Haarp’ı bilimsel bir tesis gibi göstermesine, bir takım iddiaları reddetmelerine rağmen, bilim adamları böyle muazzam bir enerji ile neler yapılabileceğini şöyle sıralıyorlar. İklim kontrolü, deprem oluşturma, radar uydu kontrolü, nükleer patlama oluşturma, okyanus dalgalarını kontrol edebilme vs. Böyle bir güç karşısında irkilmemek mümkün değil. Bilim kurgu filmleri gibi. Ve bu yer tamamen gözlerden uzak, son derece gizli ne olup bittiğini ne bilen var ne de anlayan. Bilim adamları sadece bu devasa enerji ile neler yapılabileceği konusunda muhtemel tahminlerde bulunuyorlar. Peki H.a.a.r.p konusunda yani bu devasa enerji karşısında dünya devletleri ne yapıyor? Nasıl bir tedbir alıyorlar? Diğer süper güçlerinde buna benzer çalışmaları olduğu iddiası ne kadar doğru? Hepsi birer koca bir muamma! “İnsanoğlu kendi sonunu kendi mi hazırlıyor” demekten kendimizi alamıyoruz? Ülkemizde yaşanan 17 Ağustos depreminden sonra bu olay sorgulandı ama net, somut veriler olmayınca ki bunu ispatlamanın çok zor olduğu gerçeğini de göz önünde bulundurursak sadece sorgulanmakla kaldı. Elbette ABD Haarp’ı, bilimsel bir araştırma ve iletişim ağı olarak sunuyor. Öyle anlatıyor, öyle takdim ediyor. Ancak oluşan enerji ile neler yapılabileceği bilim adamlarını kara kara düşündürmekte. Bunlar birer ihtimal olmakla birlikte değerlendirilmeye değer bilgiler olduğu Türk Bilim Adamları tarafından da ciddiye alınmakta. Eldeki teknik bilgiler ve teknoloji ne kadar yeterli bilmiyoruz ama bilim adamlarımızın bu konuda kafa yordukları bir gerçek. Ancak hiçbir bir bilim adamının elinde somut bir delil olmadan ortaya çıkıp konuyu gündeme getirmesi de takdir edersiniz ki imkânsız. ABD tarafından açıklanan resmi açıklamalar ise kimseyi tatmin etmemekte. Ülke güvenliği için, biz hava savunma silahları alalım mı almayalım mı? Veya, “Nasıl olsa bize saldıran yok ne işimize yarayacak” şeklinde yaklaşımların ne kadar yersiz ve tutarsız olduğu gerçeği de bir kez daha ortaya çıkmış oldu. ABD’nin bu korkunç enerji ile ne yaptığı veya ne yapmaya çalıştığı bir gün mutlaka ortaya çıkacak. Hiçbir şey ilelebet gizli kalamaz. ABD’in dünya jandarmalığına soyunması boşuna değil! Milli ve yerli bilim adamlarımıza her zamankinden çok daha büyük işler düşmektedir. Alimler peygamberlerin varisleridir hadisi bilim adamlarının ne kadar önemli olduğunun bir ifadesidir. Ne mutlu Türkiye için kafa yoran beyinlere. Selam olsun Ülkem için uğraş veren canını ortaya koyarak çalışan bilim adamlarımıza. Bu uğurda hayatını feda eden şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Mekanları cennet olsun. İsmet Taş |
893 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |