PKK VE AYRIK OTU
Öncelikle bu Vatan için, bu Din için, bu Millet için, bayraklar inmesin, ezanlar susmasın, ecdadın mübarek kanı ile sulanmış bu topraklara hainler, alçaklar şerefsizler basmasın diye, canını seve seve vererek şehit olan bütün şehitlerimize Allahtan rahmet diliyor, mekanları cennet olsun diyorum. Yıllarda bu ülkenin başına bela olmuş, azılı canilerden oluşan çapulcu takımı PKK yı bitirmek için , silahlı mücadele dahil bir çok yollara başvurulmuş, sonuç sürekli hüsran olmuş, başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Ayrık otlarını bilirsiniz. Sökersiniz, yolarsınız, biçersiniz ama bir türlü yok edemezsiniz. Çünkü kökü inanılmaz şekilde derinliklerdedir. PKK yıda, istediğiniz kadar yıpratın, bütün militanlarını yok edin, yine de bitiremezsiniz. Bu PKK nın çok güçlü olduğundan değil, kökü inanılmaz şekilde derinlerde olduğu içindir. Burada bir yanlış anlayışı düzeltmek isterim. Türkiye de kesinlikle bir savaş yoktur. Çünkü savaş, iki devlet arasında olur. Düşmanınızı bilirsiniz, tanırsınız. Türkiye de, kan emici vampirlerden oluşan bir cinayet şebekesi vardır. Devlet bu cinayet şebekesine karşı operasyonlar düzenlemektedir. Bu şebekenin elamanları, arkadaşınız, dostunuz, akrabanız, komşunuz, hatta kardeşiniz olabilir. Ve siz bunu ancak eylemlerden sonra ne olduğunu anlarsınız. Çünkü bu cinayet şebekesinin elamanları, gidiyorlar, eylemlerini yapıyorlar, sonra evlerine gelip yaptıklarını büyük bir keyifle izliyorlar. Hiçbir şey olmamış gibi . Ve siz masum halkla bu katilleri ayırt etmekte inanılmaz zorluklarla karşılaşıyorsunuz. Bu şebekenin başındaki yöneticilerin hemen hemen tamamı emperyalist devletlerin istihbarat elemanlarından oluşmaktadır. Dolayısı ile, bu şebekeye her devletin bir şekilde para ve silah yardımı ile desteği bulunmaktadır. Emperyalist devletler kendilerine bağlı peyk devletleri kullanarak bu şebekenin gücüne güc katmaktadırlar. Bu peyk devletlerin bir kaçı, Ermenistan, İran, Irak, Suriye , Yunanistan vs. Bu devletlerin bir kısmı kendini gizleme gereğini bile duymuyorlar. Örneği İran dışişleri bakanı , “Türkiye derhal PKK ile barış yapmalıdır” diyecek kadar ileri gitmiştir. Görüldüğü gibi bu hain cinayet şebekesinin kökü ayrık otu gibi derinliklerde. Peki bu ayrık otunu yok etmek mümkün mü? Elbette. Yeter ki, kökünün bulunduğu derinliğe inelim. Bunun içinde kazmanız ve küreğiniz sağlam olmalı. Peki neler yapılmalı ? Öncelikle Devlet Politikamız bu hain şebekeye karşı sil baştan olmalı. Bu güne kadar uygulanan bütün politikalar olumsuzluk ve başarısızlıkla sonuçlandı. 1- Resmi ordumuzun yanında üniformasız, tamamen profesyonel , “SİVİL ORDU” kurulmalıdır. Bu ordunun mensupları özellikle doğu ve güney doğuda yerleşik düzene geçmeli hayatlarını buralarda devam ettirmeli. Yerleşik halkla kaynaşmalı, onlar gibi yaşamalı. Bu cinayet şebekesinin elamanlarının hareketlerini tek tek kontrol etmeli gerekli tedbirlerin alınmasını sağlanmalı 2- Bu cinayet şebekesi ile silahlı mücadeleye girecek yine tamamen profesyonel bir ordu kurulmalı. Er ve erbaş (onbaşı, çavuş) bu mücadelede yer almamalı. 3- Hiçbir terör örgütü ile, hiçbir şekilde, muhatap alınıp asla görüşme yapılmamalı. 4- Sınır güvenliği mutlak sağlanmalı. Sınırlar yol geçen hanına dönülmemeli. 5- Cinayet şebekelerini destekleyen ülkelere karşı, en etkili bir şekilde tedbirler alınmalı. Gerektiğinde askeri, siyasi ve ekonomik yaptırımlar uygulanmalı. 6- Devlet her türlü kaçakçılıkla en etkili şekilde mücadele etmeli. Bu konuda verilecek tavizlerin çok ciddi sorunlar açacağı unutulmamalı. Devlet ülkenin her noktasında varlığını hissettirmeli. Halkına güven vermeli. “Baba Şevkati” gibi davranmalı. “Gidemediğin yer senin değildir” öz deyişini asla unutmamalı. 7- Bütün sınır karakolları acilen “KALEKOL” olmalı. 8- Cinayet şebekelerine yardım ve yataklık eden, gizli veya açık desteleyen, sözlü veya yazılı arka çıkanların kimliği ne olursa olsun, gerekli en şiddetli ceza verilmeli. Yasalar bu şekilde düzenlenmeli. Gereken ne ise acilen yapılmalı. 9- Yürüyüş ve Gösteri Kanunu tekrar düzenlenmeli. Yakan, yıkan, maskeli, vs kişilere karşı en şiddetli, en etkili bir şekilde tepki gösterilmeli. Cezalar mutlak şekilde caydırıcı olmalı. 10- İdam tekrar yasal hale gelmeli. Anarşik ve terör olaylarına karışanlara karşı hiçbir şekilde, “AF” gündeme gelmemeli. Devlet Politikaları günü birlik değil, elli yıllık , yüz yıllık olmalı. Değişen iktidarlara göre politikalar üretilmemeli. İnsanımızın birlik ve bütünlüğü, kardeşlik bağlarının güçlenmesi , ülkenin bölünmez bütünlüğünün sağlanması, gelişen ve değişen hayat şartlarının en modern şekilde halka sunulması, can ve mal güvenliğinin en etkili bir şekilde sağlanması değişmez asli politikamız olmalı. Halktan kopuk değil, halkla bütünleşmiş yöneticiler ancak sorunların üstesinden gelinebileceği asla unutulmamalı İsmet TAŞ İç Anadolu Birliği Genel Başkanı |
720 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |